1 Kasım 2011 Salı

yazmak rahatlatıyor


yemek ye,test çöz,müzik dinle,uyu. yaptığım şey sadece bu, şu aralar, artık kendimi o kadar mahvolmuş hissetmiyorum en azından her gün ağlamıyorum. beni terk ettiği günü düşünüp duruyordum o gün yaşadıklarımı annemi ve beni terk edişini. iki ay oldu neredeyse. sadece bazen arada seni hatırlatan şeyler görünce kötü oluyorum, çok kötü. sahile inemiyorum mesela. ya da ayıcığı tıktığım yerden çıkartamıyorum. yaşadığımız her şeyi bi kutuya sığdırdım. atamıyorum. kolyemi atmasan keşke sen de. belki de eşyalara fazla anlam yüklüyorum. hep böyleydim zaten, o kolye mesela teyzemle yaşadıklarımız ,çocukluğum, dostluklarım, babam var o kolyede biraz da. sana şans için verdiğim. mesela beni zorla trene bindirmeyip öpücükle kandırdığın gün sakladığın jeton. sende mi hala? konsere çıkmadan önce sarıldığın seni hiç bırakmiycam diyip verdiğin pena bende. ders çalış diye gaza gelmen için aldığım magnet çöpte midir? sana yazdığım şiirler? belki de sevgilin ya da herhangi bir kız bulur kolyemi ve sen atarsın. hiç düşünmezsin atarken. benim hayallerimi yaşadıklarımı atarsın oraya. hayır kızmıyorum sana tabiki de böyle olucak bu. benim kızdığım benim kızdığım aslında kendimim. nasıl soğuttum kendimden seni, nasıl sevmediğini anladın aşıktın o kadar hani? hani bi umut? aşıktın değil mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder