17 Kasım 2011 Perşembe


Alışmamı istemiyorsun. Artık çok geç. Ben her sabah günaydın dileklerine ve öpücüklerine alıştım. Sana alışmayı sevdim. Sorgulamadım hiç. Sorgulamayı hiç sevmedim. Güzel cümlelerini sevdim. Sevişini sevdim. Sen güzel seviyorsun Mert. Baş parmağımı tutuşunu sevdim. Saçımı okşayaşını sevdim. Yolda yürürken herkesten uzaklaşmamızı sevdim. Yanağıma kondurduğun minicik öpücükleri sevdim.Kavga etmeyi de sevdim. Barıştıktan sonra çok sevilesi oluyorsun. Çaktırmadan yaptığın kıskançlıklarını sevdim. Benden önce beni düşünmeni sevdim. Iğrenç espirilerini sevdim. ( onu bile ). Kadıköy’de yiyemedigimiz o yemeğe üzülüsünü sevdim. Müziklerini sevdim. Bana gönderdiklerini de. Bana çocuk gibi sırıtışını sevdim. Elimi tutarken severdin usulca, bunu sevdim. Saçmalıklarıma karşılık, kahkahalarını sevdim. Gözlerini sevdim, uzun kirpiklerini. Ayakkabılarını sevdim. Saçlarımdan usanmamanı sevdim. Sabahın 6 sına kadar uyumamayı sevdim. Sorduğum sorulara alakasız cevaplarını sevdim.Arkadaşlarını sevdim. “BOŞVER” deyişini sevdim. Kızgınlıklarını sevdim. Geğirince bile sevdim itoğlu it çok sevdim. Ben seni sevdim Mert. Ben seni seviyorum Mert. Ben seni özledim Mert. Hep özlüyorum Mert. Artık siktir git kalbimden be Mert. Ama "Bunları yapmasaydım mutlu olamazdık ki" deyişini hiç sevmedim Mert. Terkedince anlamı kaldı mı be Mert. he Mert?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder